Ana Menü
Çocuğa İyi Örnek Olmak Çocukların Sorularına Usanmadan Cevap Vermek Oyunlarla Allah’ı Tanıtma Din Eğitimi, Allah Sevgisini Öne Çıkarmalı Allah İnsanları Niçin Yarattı? ÇOCUKLARDA ALLAH SEVGİSİ
Ziyaretçi Defteri

Çocuğunuzu Allah ile korkutmayın

Çocuğunuzu Allah ile korkutmayın

     

      Birçok anne babanın çocuklarına söz ge çiremediği zamanlarda uyguladıkları yöntem çocuğu ürkütücü nesne veya olaylarla korkutmaktır.
 
 Örneğin; yemek yemeyen çocuğa "Bak, yemek yemezsen  hav havlar gelir." diye korkutmak, ya da akşam yatmakta direnen çocuk için, "Erken yatmayan çocukların yatağının altından öcüler çıkar." diyerek uykuya zorlamak ürkütücü olduğu kadar tuhaf bir 'terbiye' yöntemidir.
Bilinçli hiçbir anne-babanın yapmayacağı böylesi uygulamalar çocukların akıl ve ruh sağlığının ciddi tahribatlara uğratır.

Anne-babaların bir kısmı çocuklarını terbiye etmek için öcüleri kullandığı gibi, bir kısım anne-babalar da çocuklarının daha ahlaklı ve görgülü olması için "Allah"ı kullanmaktadırlar ki; bu da oldukça yanlıştır.
Örneğin; 6 yaşındaki bir çocuğun herhangi bir konuda yalan söylediği anne babası tarafından tespit edilse ve bu çocuğun bir daha yalan söylememesi için "Sen yalan söylediğin için Allah çok kızdı (veya üzüldü ), sakın bir daha yalan söyleme!" denilmesi çocuğun iman duygusunun temeline zehir dökmekten farklı bir şey değildir.
Zira Allah, çocuk terbiyesinin bir aracı değil, aksine, çocuk terbiyesi Allah'a ulaşmak için bir araçtır.
Anne-babaların Allah'a inanan çocuklar yetiştirmek için en gerekli ve akılcı terbiye metotları kullanmaları lazımken, terbiyeli çocuklar yetişsin diye Allah'ı kullanmaları ne kadar düşündürücüdür.
Öyle ya, yaramazlık yapan bir çocuğa, "Şimdi Allah sana kızdı" ya da, "Allah şimdi seni gördü ve bunu da melekler senin günah defterine yazdı.
Sen öldükten sonra bu yaptıklarının hesabını vereceksin, hadi şimdi tövbe et." diyerek çocuk terbiye etmek, o çocuğu depresyona sokmakla eşanlamlıdır.

Halbuki çocuk, Allah dediğinde zihninde cennet bahçesinin en güzel kokularını hatırlamalı değil mi?
Ya da, Allah denildiğinde, kendisini annesinden ve babasından daha çok seven, sevgi dolu bir his ruhunu sarmalı değil mi?
Ne oluyor da, anne-babalar böylesi korkunç bir hataya düşerek, çocukları hizaya getirmek için öcü gibi bir Allah'ı çocuklarının zihinlerine sunuyorlar?

Bazı ebeveynler de yanlış davranış sergileyen çocuklarını cehennemde yanmakla tehdit etmektedirler ki, böylesi bir çocuk terbiyesi kabul edilemez. Zira 12 yaşından küçük çocuklara her ne sebeple olursa olsun, Allah'ın gazabı, cehennemin azabı gibi cezayı gerektiren konulardan bahsedilmemesi gerekir.

Zira zihnî gelişimini henüz tamamlamamış olan çocuk böylesi tehdit içeren anlatımlar ve nasihatlerden ürker, korkar ve ilerleyen zaman içinde bu türden nasihatlerden de nefret eder hale gelir.
Eğer bir ailenin, çocuklarını inançlı yetiştirmek istiyorsa çok titiz davranması ve kullandıkları her kelimeye dikkat etmesi gerekir.
Çünkü, "Güzel söz ve beyanda sihir vardır."
Ve yanlış kullanılmış bir söz çocuğun inanma hissiyatını felce uğratabilir.

 

ZAMAN

 

 

Yanlışlarımız
Israrla Rabbimizi anlatırız da

çocuğumuzun bu anlatımlardan zevk almadığını ve etkilenmediğini görürüz. Bütün çabalarımıza rağmen diğer varlıkları tanımaya çalışırken gösterdiği iştiyakı heyecanı dini öğrenme noktasında göstermez. Daha da üstüne gittiğimizde “ben ALLAH’ı sevmiyorum O’nun cehennemi var” diyerek tavrını koyacaktır. Anne-babaların çocuğun soğukluğundan ya da yanlış tercihlerinden gerekli dersleri her zaman çıkarabildikleri söylenemez. Oysa “nerede hata yaptık?” sorusunu sıkça sormalıyız kendimize.
Çocuğun sorular sormasına
özellikle yaratılış ile ilgilenmesine güvenerek ALLAH’ın zaman ve mekan dışı ezeli ve ebedi oluşundan bahsederiz. Halbuki çocukta henüz sayı ve zaman kavramı oluşmamıştır. Soyut düşünememektedir; doğal olarak tanıyacağı ve seveceği her şeyi görebileceği bir varlık olarak algılama eğilimindedir. Bu nedenle biz zaman ve mekan üstü aşkın bir varlıktan O’nun sonsuz kudretinden bahsettikçe o ALLAH’ı kendinden çok uzak sevilmesi zor bir varlık olarak algılayacaktır. Bizim anlattıklarımızdan değil güleryüzle kendisine hediye veren kişiden daha çok etkilenecektir. Çocuğun duygusal ve zihinsel hazır oluşunu gözetmeden ona anlayamayacağı bir şekilde ALLAH’tan ahiretten bahsetmek çoğu zaman zararlı sonuçlar doğurabilmektedir.

Yine mü’min anne-babanın yaptığı en önemli yanlışlardan bir diğeri de
çocuğu ALLAH ile korkutmaktır. Soruları ve algılama kapasiteleri gün geçtikçe büyüyen çocukların yaramazlıkları da artar. Ve anne-babanın bir yığın önemli işinin arasında bazen tahammül edilmesi zor bir “nesne” gibi durur çocuklar. İşleri akamete uğratan bir an önce aradan çekilmesi gereken bir nesne... Böyle durumlarda düşünmeden yine en kestirme ve kolay yolu tercih ederek yaramazlığına devam ettiği sürece “ALLAH’ın onu cehenneme atacağını ve yakacağını” söyleyerek tehdit ederiz. Ya da “ALLAH cezanı versin” gibi bir bedduayı layık görürüz ona. Oysa tüm bu cümleler çocuğa arzu etmediğimiz şekilde bir ALLAH tanımı vermektedir. Çocuk ALLAH’ın insanları cezalandırmak için fırsat kolladığını en küçük hatalarda bile onları ateşe atmak istediğini düşünür

 

 

 


Üye Girişi
Foto Galeri
Anket
Web Sitemizi Beğendiniz mi?

E-Bülten
Sayac



İstatistikler Yükleniyor ..!

YukariCik